Keşke!

Eskiden diye başladığım bir cümlenin içinde kullandığım bir kelimenin yada eylemin tükenmiş yada uygulanmadığına şahit olmak mı büyümek!

O zaman ben baya büyüdüm. Sahil kasabasında büyüdüğümü söylemiştim. İşte o sahil kasabasının çeşmesinden akan sularından ne içilebiliyor nede çay yapılabiliyordu, şöyle tavşan kanı. Neden diye düşünecek olursanız kireçliydi bolca miktarda. İş böyle olunca o zaman damacanalarda su satanlarda yoktu. Bunların nasıl hayatımıza girdiğine de değincem. Hal böyle olunca caminin yanında dağdan gelen kaynak suyunun aktığı çeşmelere koşardık herbirimiz. Ee o zamanlarda damacana yoktu tabi. Suyu daha rahat dökmemizi sağlasın diye Bir tarafı büyük bir tarafı küçük ümzüğü( o kadar çıkmış ki hayatımdan umarım doğru yazmışımdır.) olan bidonlar vardı evlerimizde. Onları alır giderdik Çeşme başına, kimse karşıma geçip ayna tutmadı tabi o Çeşme başında o kadar da eski değilim, sıraya girerdik çevre ilçelerden, il merkezinden de gelenler olurdu. Hafta sonuna kalmayalım derdik, çok sıra oluyordu o zaman. Gezmeye diye gelenler dönüşte doldururlardı bidonlarını. İşi olan bidonunu sıraya koyar sırası geldiğinde gelir doldururdu bidonunu. Kimsede sırada beklemediği için kavga çıkartmazdı.

Üç çeşmesi vardı ilk zamanlarda gürül gürül akardı. Zamanla azalmaya başladı önce çeşmeleri, üçken iki iki iken bire düştü çeşmeler, sonra suları azaldı göz göre göre. Zenginler villalarına çekiyormuş diye dedikodu kazanları kaynardı. Üzülürdük içtiğimiz suyun kesilmesine hemde senin gibi herhangi bir insanın bunu yapıyor olması incitirdi.

Kaç yaşındayım hatırlamıyorum İskele suyu kurudu dediler. Bidonlarda su satıyormuş orta okul arkadaşımın babası. Bir bakmışız damacana en baş köşede almış yerini. Bir bakmışız kabullenmişiz. Hiç neden kurudu dememişiz. Önümüze sunulan belki daha önceden olması muhtemel planlanmış olayla başbaşa kalmışız ve kolay olanı seçivermişiz. Oturtmuşuz damacanayı baş köşeye.

Şimdi başa dönecek olursak. Eskiden diye başladık neler tükenmiş hayatımızda? Hoşgörü tükenmiş mesela; hadi bakalım şimdi kolaysa koy bidonu o sıraya seni nasıl alaşağı ediyorlar. O iki tarafından suyu akıtan bidonlar yok şimdi evlerde olanların alınış maksadı çoktan değişti. Kimisine zeytin yağı doldurduk belki de kimisini de orta göbeğinden kesdikte çiçek dikiverdik içine.

Eskitmesek keşke herşeyi öyle kolay kolay. Bencillikten uzak olsak mesela imkanımız var diye halka açık kaynaklarımızı özel konutlarımız İçin kullanmasak.

En önemlisi de be biliyor musun?

Doğanın kıymetini bilsek KEŞKE eskiden de bilmiyormuşuz şimdilerde de.

O çeşmenin resmini koyamıyorum maalesef kendi resmimi koyayım nede olsa alıştınız beni görmeye!

2 comments

  1. Ne doğru bir yazı, elinize sağlık. Herhalde zamanla bir yolunu bulup havayı da paketleyip ücretle satarlar 🙂 Bir yolunu zaten bulurlar da, umarım biz insanlar bu konularda daha duyarlı, daha insan olabiliriz. Bakalım olu muyuz?
    Bu arada resminizden bakan gözler samimi ve iyi bakıyor ya, nasıl hoşuma gitti sabah sabah, düzgün bakan bir insan gözü görmek. 🙂 Gününüz güzel olsun, sevgiler.

    Liked by 1 kişi

Yorum bırakın